Karaağaç sakinlerinden Dere Mahallesinde ikamet eden Hüseyin Köroğlu, 31 Mart 2019’da yapılması planlanan yerel seçimlerde Karaağaç’tan muhtar adayı olduğunu açıkladı.
Karaağaç Tv mikrofonlarına konuşan Köroğlu; adaylığı, çalışmaları ve projeleri hakkında ses getirecek açıklamalarda bulundu. 31 Mart’ta yapılması planlanan yerel seçimler öncesinde muhtarlık makamına adaylığını açıklayan Köroğlu, kendisiyle yaptığımız söyleşide projelerini sıraladı.
Üç dönemdir muhtarlık yapan Mehmet Elmacı’nın görevi süresince tamamlan-a-mayan çalışmaları ve kendi projelerini hayata geçirmeyi taahhüt eden Köroğlu, yaptığı açıklamada: “Köyüme hizmet etmek için aday oldum. Köyümüz artık gelişti ve büyüdü. Köyümüz büyük bir köy, Kandıra’nın en büyük köylerinden biri. Köyümüzün hak ettiği şekilde yönetilmediğini, daha iyi şeylere layık olduğunu düşündüğüm için aday oldum. Karaağaç köyünde birlik-beraberlik ve huzur için, adaletli ve dürüst bir hizmet için beni seçmelerini istiyorum. Ben adaletsiz hiçbir iş yapmayacağıma kesinlikle inandığım için bu yola çıkıyorum.
Vaatlerime gelince; öncelikle şimdi söylediğimiz şeyler muhtar olduktan sonra -beş sene sonra- karşımıza mutlaka çıkacaktır. Neler vaat ettin, neler yaptın?
En başta sağlık diyorum. Karaağaç köyünde 15-20 yıldır sağlık evi var, sağlık ocağı adı altında yapıldı. Büyük bir bina olmasına rağmen sağlık evi olarak duruyor, doktorumuz yok. Annemiz-babamız, yaşlımız ilaç yazdırmak için Kefken’e ya da Kandıra’ya gitmek durumunda kalıyor. Yolda-izde perişan oluyor ve bunun için bir de ücret ödeme zorunda kalıyor. Bizim aslında imkanımız var, nüfusumuz da var. Doktor gerektiğini düşünüyorum. Bu yüzden mevcut sağlık evinin sağlık ocağına çevirip köyümüze en azından doktorumuzu ve hemşiremizi getirtip yaşlılara, hastalara şifa kaynağı olmak istiyoruz.
Köyümüzde alt yapı (kanalizasyon) sıkıntısı var. Zaman geliyor kardeşi kardeşe düşürüyor, zaman geliyor komşuyu komşuya düşürüyor. Kuyularımız doluyor, alt yapımız yok, arazilerimiz meyilli. Hal böyle olunca ister istemez komşunun bahçesine akıyor.
Merkez mahallede önceden yapılmış bir hat var ancak yeterli gelmiyor. Karşı Mahallede de yeni yapılan bir hat var, o da şu an aktif değil. Haliyle kanalizasyon giderlerimiz kendi yaptığımız kuyulara gidiyor, onlar da taşınca sorun oluşuyor.
Genel anlamda bakacak olursak Karaağaç, büyük bir köy. Bizim 36 adet büyük sokağımız var. Bir-iki sokağı yapmakla her yer tamamlanmıyor. Köyümüzün tamamının bitirilmesi gerekiyor. Ayrıca arıtma da çok önemli. Şu an mevcut kanalizasyon gideri, ana suya yani Kaynak Deresi’ne karışıyor, oradan da denize gidiyor. Arıtma yok. Yazın sivri sinek ve kara sinekten zor durumda kalıyoruz.
Diğer yandan mezarlık konusu önemli. Önce ölümüze saygımız olmalı. Kazılan mezara mevtayı taşırken diğer mezarların üzerinden geçmek durumunda kalıyoruz. Vatandaşlarımız ebediyete göçen yakınlarını genellikle ana yol kısmına defnetti bu yüzden yığılmalar oldu. Hal böyle olunca mevtayı kabre taşırken diğerlerini çiğneyerek geçiyoruz. Peki biz ne yapacağız? Mezarlığımızın boş olan bölümlerine parkeden patika yollar yaptırıp düzeni sağlayacağız. Mezarını kimse gelişigüzel koyamayacak yani daha uyumlu koymuş olacağız.
Öte yandan doğal gaz konusu önemli. Hâlâ ormanlar kesiliyor, telef ediliyor. Doğamız git gide yok oluyor. Doğal gaz imkânı da artık 7 km ötemizdeki Kefken’e kadar geldi. Kefken’e geldi, neden Karaağaç’a gelmesin? O yüzden doğal gazla ilgili çalışmalarımız olacak. Bu yıl değilse seneye, seneye değilse öbür seneye ama mutlaka bu 5 yıl içinde doğal gazla Karaağaç’ı buluşturacağız.
Köyümüz, Kandıra’nın en büyük köylerinden biri olmasına rağmen sıcak asfaltla buluşamadık maalesef. Karaağaç’ta sıcak asfalt çalışması hiç olmadı. Acılık mahallesinde başka bir yerden artan 900 m uzunluğunda 5 cm yüksekliğinde bir sıcak asfalt çalışması yapıldı ancak bu planı bir çalışma değildi. Daha sonra orada içme suyu şebekesi için çalışma yapılınca evlere yeni su hattı için bağlantı çekilirken o yol da parça pinçik oldu. Benzer hatalar diğer bölgelerde de yapıldı. Alt yapısı olmayan yerlere beton yol yapıldı. Bugün-yarın bir alt yapı çalışması yapıldığında o yollar da parsel parsel bozulacak. Bu da bir israftır, devlete zarardır. Çalışmaya önce alttan başlayıp bitire bitire gitmek lazım.
Başka bir konu ise köy çeşmeleri… Köyümüzde hastalıklar artık ilerledi gidiyor. Böbrek hastası, böbrek taşı vb gibi. Eskiden köy çeşmelerimiz vardı, içme sularını oralardan alıyorduk. Sağ olsun mevcut muhtarımız burada iki adet çeşmemizi (Keçeci suyu olarak bilinen) körledi. Vatandaş şu an o kaynak sularından içemiyor, çeşmesinden akan baraj suyunu kullanıyor. Allah nasip eder de muhtar olursam sadece oradaki çeşmeleri değil Topallar Mahallesinde eski okul binasının orada yer alan çeşmeyi ve bunun gibi köyümüzde su kaynağı olan yerleri yeniden akıtarak vatandaşlarımızı doğal suya kavuşturacağız. Fevzi Çakmak Mahallesindeki Karamürteza ailesi, sağ olsunlar kendilerine ait suyu ve arsayı hibe etti. Orada çok güzel bir köy çeşmemiz var fakat çeşmemizden yeterli suyu akıtamıyoruz. Biz o çeşmeyi keşke biraz daha alt tarafa yapmış olsaydık. Çeşme, su kaynağına göre yukarıda kaldığı için hava yapıyor. Su hattının geçtiği yerlerde arsası-tarlası bulunan bazı vatandaşlarımız da suyu kendileri kullanınca çeşmeyi tam kapasiteli bir şekilde kullanamıyoruz. Diğer çeşmelerin tadilatı sırasında o bölgeyle de ilgili bir çalışmamız olacak.
Köyümüzdeki en büyük sorunlardan biri de geçim sıkıntısı. Yaşlı insanlarımız var, eşi (kadın ya da erkek) vefat eden büyüklerimiz var. Onlarla yeterince ilgilenilmiyor. Çocukları veya yakınları ya bakmıyor ya bakamıyor. Biz de köy muhtarlığı ve heyeti olarak bu konuyla yakından ilgilenemiyoruz. Köyümüzde çok zor durumda olan yaşlılarımız var. Yatalak olanlar var, hasta olanlar var. Bazılarına çocukları bakamıyor, bu konuya da muhtar sahip çıkamıyor. Allah nasip ederse ben köyümün yaşlılarına, hastalarına bu konuda destek vereceğim, özen göstereceğim.
Genç olunmadan ihtiyar olunmuyor. Diğer bir öncelik, gençlerimizin. Köyümüzün gençleri maalesef düzgün eğitilmiyor, düzgün yetiştirilmiyor, düzgün yerlere işe konulmuyor. Tamam; köyümüz güzel bir köy, gençlerimiz de güzel, pırıl pırıl ama çocuklarımızı İSU’ya, belediyelere, devlet kurumlarına vb. yerlere mevcut muhtarımız işe koyamadı. Üç dönemde yani 15 yılda başarılı olamadı. Kandıra’daki kurumlarda Karaağaç’tan dişe dokunacak bir personel maalesef göremiyoruz ama diğer köylere baktığımızda park ve bahçeler müdürlüğü bile dolup taşmış. Her tarafta insanları var. Biz bu konuda zayıf kaldık, muhtarımız zayıf kaldı. Nasip olursak köyümüzün gençlerini, kesinlikle en az 10-15 genci böyle farklı yerlere koyabilmek için uğraşacağım.
Okulumuza bakacak olursak; Karaağaç ilk ve orta okulunda başarı var m? Var. Başarılıyız ama biz daha başarılı olunmasını istiyoruz. Bunun için de gereken desteği vermeye çalışacağız. Ailesi fakir olan zeki çocuklar var. Onlar burada ne kadar başarılı olsalar da sonraki yıllarda, lisede ve üniversitede maddi imkansızlıklar yüzünden başarılı olamıyorlar. Biz ne yapacağız? Bu çocuklarımıza burs vereceğiz, destek olacağız. Bizim köyümüz, hayır-hasenat konusunda iyi bir köy. 10 çocuk bile okutmak istesen, bizim insanımız bu konuda maddi-manevi destek olur. Ben bu durumda olan öğrencilerimize köyümüz cami derneği aracılığı ile para toplatıp faydalı olmaya gayret edeceğim. Yani ben köyümde; yaşlıya-bakıma muhtaca evlat, yetimlere anne-baba-abi, yoksullara aş-su olacağım. Allah nasip ederse köyümüzde birlik olacağız. Kimse kimse ile dargın olmayacak, küs olmayacak. Kavga edenler oluyor, aile içinde problem yaşayanlar oluyor. Onları barıştıracağız, köyümüzde küs kalmayacak.
Diğer muhtar adayı olan köylülerimize ve büyüklerimize başarılar diliyorum. Hepsi güzel insanlar, her biri kendi dalında iyi olan kişiler, temiz insanlar ama ben onlardan daha iyi olacağım. Ben açıkçası kendimi daha sempatik buluyorum. Ben onlardan daha genç ve aktif bir insanım. Hizmetin nereden, nasıl ve ne şekilde isteneceğini daha iyi biliyorum. Şu anki yönetim gibi yukarıdan aşağı değil de benim hizmet anlayışıma göre aşağıdan yukarıya basamak basamak çıkacağız.
Biz olmadan mahalle olmaz, mahalle olmadı mı köy olmaz, köy olmadı mı ilçe olmaz, ilçe olmadı mı il olmaz. Biz hizmet istemeye önce ilden değil ilçeden başlayacağız. İlçemizde başarılı olamazsak ilden isteyeceğiz. Biz ilçe yönetimi ile aramızı iyi tutacağız. Bizim önceliğimiz kaymakamımız ve kandıra belediye başkanımız. Bizim partimiz olmayacak, biz her yerde köyümüze hizmet için olacağız.
Tamam, mevcut muhtarımız 15 yılda hiçbir şey mi yapmadı? Kendi çabasıyla, kendi gücü yettiği kadar bir şeyler mutlaka verdi. Her muhtar verdi, en kötü dönemde muhtarlık yapanlar dahi verdi. Genel çerçeveden bakarsak mevcut muhtarımız hizmet alma noktasında yeterli payı alamadı, zayıf kaldı.
Ben daha iyi hizmet yapacağıma inandığım için, bildiğim için, kendime güvendiğim için muhtarlığa aday oldum. Karaağaç halkından, Karaağaç’a daha sonra yerleşen arkadaşlarımızdan oylarını istiyorum. Biz bazı insanlara yardımcı olduk, mevcut muhtarımız da mutlaka iyi ya da kötü yardımcı olmaya çalışmıştır ama ben daha iyi hizmet vereceğim.
Sonra, bizim mağdur olan Hacı Şükrü mahallemiz var. Büyüklerimizden duyduğum kadarıyla daha önceleri Acılık mahallemiz henüz yokken Hacı Şükrü mahallemiz varmış. Aslında sıkıntılı olan konu Topallar mahallesi, Hacı Şükrü mahallesi değil. Sanki dışlanmış gibi hissediyorlar kendilerini. Öyle hissettiren de aslında mevcut muhtarın hatası. Ne yapmışlar? Mesela eksik hizmet vermişler. Hacı Şükrü mahallesi, yıllardır asfalt görmemiş. Ben Allah nasip ederse burada söz veriyorum; Karaağaç’a asfalt gelecekse bu sıcak asfalt olacak ve öncelik Hacı Şükrü mahallesine olacak.
Diğer köylerle Karaağaç’ı kıyasladıklarında bizim daha fazla hizmet aldığımızı dile getirenler oluyor ama bizim köyümüz büyük olduğu için yetişmiyor. Alınan hizmet ancak kendi içinde, mahalle aralarında kullanılıyor. Bir de hizmeti zamanında alamadıkları için bu eksiklikler oluşuyor. Şu an tarla yollarına mıcır ve taş dökülüyor ama mevsimi olmadığı için kısa süre sonra aynı tablo yeniden ortaya çıkıyor, yollar yine batıyor.
Aza adaylarım konusuna gelince, onları şu an açıklamayı düşünmüyorum. 10-15 gün içerisinde de açıklamayı düşünüyorum. Onlar sürpriz olacak. Aza listem hazır mı? Hazır. Ancak ben aza adaylarının bu kadar basit olarak seçilemeyeceğini düşündüğüm için şu an açıklamayacağım. Azalık demek, muhtardan sonra muhtar demek. O yüzden azaların iyi seçilmeleri gerektiğini düşünüyorum. Benim tablom çok güzel olacak, çok şirin olacak ve herkesi şaşırtacak.
Ben muhtar olursam Karaaağaç’ta kesinlikle şunları yapacağım: Adaletli olacağım; haklıya haklı, haksıza haksız diyebileceğim. Kimsenin cebine, kıyafetine ya da sülalesine göre değil haklıya sahip çıkıp haksızın karşısında duracağım. Şu an gördüğüm kadarıyla vatandaşlar arasında bir ayrım ve mahalle ayrımı var. Ben bunları kesinlikle yapmayacağım. Hizmet gidecek olan mahallenin insan ve hane sayısına göre hizmetin gitmesi taraftarıyım. Mesela büyük bir Hacı Şükrü mahallesi varken örnek veriyorum; Yılmaz sokak, Seda sokak gibi küçük sokaklara değil de akrabana ya da mahallene değil de önce büyük sokaklara ve hanelerin çok olduğu insanlara hizmet götürmek istiyorum. Hizmet anlayışım kesinlikle öyle olacak. Buradan da söz veriyorum.” dedi.
Hüseyin Köroğlu Kimdir?
1973 Karaağaç doğumludur. İlk okul mezunudur. Evli ve 3 çocuk babasıdır. Karaağaç – Dere mahallesinde ikamet etmektedir. Çiftçilik ve hayvancılık yapmaktadır. 2009-2014 yılları arasında azalık görevi yapmıştır. Milliyetçi Hareket Partisinden (MHP) Kandıra ilçe meclisi üyesidir.
Karaağaç Haber olarak Hüseyin ağabeyimize adaylığının hayırlı olmasını temenni ediyor, başarılar diliyoruz.